vurmak için 26 adet anlam bulundu.
- Elini veya elinde tuttuğu bir şeyi bir yere hızla indirmek.
- Ses çıkarmak için, bir şeyi başka bir şey üzerine hızlıca değdirmek.
- Etkisi bir yere kadar uzanmak, sokulmak, girmek, duyulmak, yansımak, aksetmek.
- Hızla değmek, çarpmak.
- Çarpma işlemini yapmak.
- Sürmek.
- Bağlamak, takmak, koymak.
- Olduğundan başka bir biçime çevirmek veya olduğundan başka biçimde görünmek.
- Batıcı veya kesici cisimleri saplamak, kakmak.
- Uygulamak, basmak, koymak.
- Çok etki etmek, yaralamak.
- Ses çıkarmak, ses vermek, çalmak.
- Herhangi bir biçimde haksız yoldan para almak, soymak.
- İçki içmek.
- Amaçladığı şeye rast getirmek.
- Hızla çarpmak.
- Silâhla yaralamak, öldürmek.
- Dokunmak, hasta etmek.
- (soğuk, dolu gibi şeyler için) Zarar vermek.
- Vuru durumunda olmak, çarpmak.
- Çıkmak, isabet etmek.
- Üzerinde görünmek, üzerine düşmek.
- Desteklemek, dayamak.
- Çıkmak, görünmek.
- Sırtına, omzuna yerleştirmek veya bir şeyi başka bir şey üzerine koymak.
- Tavla oyununda pulu kırmak.