atmak için 34 adet anlam bulundu.
- Bir cismi bir yöne doğru fırlatmak.
- Bir şeyi yere doğru bırakmak.
- (bir kimseyi) Uzaklaştırmak, göndermek, ilgisini kesmek.
- Koymak.
- Yerleştirmek, bir kenara koymak.
- Uzatmak.
- Bir yerden başka bir yere taşımak.
- (sille, tokat, kılıç) Vurmak.
- (top, tüfek gibi silâhlar için) Patlatmak.
- (kurşun, gülle, ok gibi şeyleri) Hedefe iletmek.
- (zaman bildiren tümleçlerle) Geri bırakmak.
- Örtmek.
- (yapılmışkötü bir işi birine) Yüklemek.
- Sözle sataşmak.
- Kovmak, dışarıya çıkarmak, ilgisini kesip uzaklaştırmak.
- İstenilmeyen bir şeyi kendi malı olmaktan çıkarmak.
- Kullanılması gelenek hâline gelmiş bir şeyi kullanmaktan vazgeçmek.
- Çıkarmak, dışarıya vermek.
- Patlayıcı maddelerle havaya uçurup yıkmak.
- Yay ve tokmakla ditmek, kabartmak.
- İçki içmek.
- Bilmeden, kestirerek söylemek.
- Yalan veya abartmalı söz söylemek.
- Çatlamak, yırtılmak veya yapışık olduğu yerden ayrılmak.
- (kalp, nabız gibi kan dolaşımıile ilgili organlar için) Vurmak, çarpmak.
- (sıkıntıdolayısıyla) Giyilen bir şeyi çıkarmak.
- Yazılı veya banda alınmış bir metinden bazı bölümleri çıkarmak.
- Değerini eksiltmek.
- (renk için) Solmak.
- Söylemek.